bizim meslekteçok sazan war

Bizim meslekte çok ’sazan’ var
Sema DENKERÇocuk sahibi olmayı çok istediğini söyleyen Şenay Akay' dan çaprıcı açıklamalar.


Çocuk sahibi olmayı çok istediğini söyleyen Şenay Akay, "Çocuk yapmak büyük bir sorumluluk ve maalesef bu sorumluluğu bir kişiyle daha paylaşmanız gerekiyor. İnsan zaman zaman kendisine bile güvenemezken, bir başkasına güvenmesi, hele ki bu kadar hassas bir konuda güvenmesi oldukça zor. Kısacası eğer sosyal açıdan çocuğumun hiç etkilenmeyeceğini bilsem, hiç düşünmeden bu yolla çocuk yaparım. Bu, bana göre bir insana güvenmekten daha riskli değil. En azından sorumluluk bana ait olur" diyor.

Project by Şenay Akay adlı prodüksiyon şirketinde, sanatçı ve şirketlere imajdan klip çekimine kadar çok geniş bir yelpazede danışmanlık hizmeti veren Şenay Akay, uzun bir aradan sonra sessizliğini Kelebek için bozdu. Çocuk sahibi olmayı çok istediğini söyleyen Akay, "Eğer sosyal açıdan çocuğumun hiç etkilenmeyeceğini bilsem, hiç düşünmeden sperm bankası yoluyla çocuk yaparım. Bana göre bu, bir insana güvenmekten daha riskli değil" dedi.
Siz podyum dünyasında farklı tavrı, duruşu olan bir mankensiniz. Meslektaşlarınızla çok samimi olmazsınız, az konuşursunuz. Bu durum zaman zaman yanlış anlaşılmalara neden oldu. Sizin için burnu büyük, ukala, şımarık gibi laflar edildi. Hatta *** sorunlarınızın olduğunu söyleyenler bile çıktı. Neden bu kadar soğuk ve mesafelisiniz?
- Eğer gerektiği yerde gerektiği kadar konuşmak, işimle ilgili küçük detaylara zaman zaman sorun yaratacak kadar takılmak ve en iyisini yapmaya çalışmak *** bir sorunsa, bunu söyleyen kişilere tamamen katılıyorum. Karakterim ile mesleğimin zaman zaman örtüşmemesi yüzünden birtakım sorunlar yaşadığım doğru. Ben mesleğimi en iyi şekilde yapmakla sorumluyum, piyasanın düzenine ayak uydurmakla değil...
n İnancınızın çok güçlü olduğunu biliyorum. Hiç mankenlik yapmaktan dolayı mutsuz oldunuz mu?
- Bence kadın, Allah’ın yarattığı en estetik şeylerden biri. Benim mesleğim tamamen estetiğe dayalı, dolayısıyla bunun ters bir şey olduğuna inanmıyorum. Çünkü modellik yapabilmek için belli özelliklere sahip olmanız gerek.
n "Manken, çıplak poz vererek vücudunu firmalara tanıtmak zorundadır" demişsiniz. Mankenler bu yüzden mi çıplak poz verir?
- Ben böyle bir açıklama yapmadım. Sadece modellerin neden nü pozlar verdikleri sorusuna, "Tüm dünyada top modeller, vücutlarının ne kadar iyi olduğunu yine vücut dilleriyle ifade eder" dedim. Top modellerin fotoğraflarına bakarsanız, hepsinin nü pozlar verdiğini görürsünüz. Bu ülkemizdeki birçok model için de geçerli olan bir durum.
n Peki modacıların, defilelerine çıkacak olan mankenleri soyup da vücutlarına baktıkları doğru mu?
- Hiçbir modacı vücutlarımıza bakmayı teklif etmez.
n Bunu da siz söylemişsiniz...
Hayır, ben sadece defile esnasında kuliste giyinirken oldukça hızlı hareket etmek zorunda kaldığımızı ve giyinirken içeride modacıların da olduğunu söyledim. Fakat bunu kimseye anlatamadım. Sizin vasıtanızla bir defile ortamını anlatmak istiyorum.
n Anlatın bakalım...
- Kulis, podyumun arkasında bulunan büyük bir odadır. Ayrı ayrı bölümlerden ve soyunma odalarından oluşmaz. Genellikle makyaj ve saç standları da kuliste bulunur. Her mankenin kıyafetlerinin bulunduğu standlar vardır. Bunlar yan yana dizilir... Standın başında da her modelin bir giydiricisi olur. Defile boyunca kuliste bir kulis koordinatörü, kulis **, kuaför ve makyözler bulunur ve bu kişilerin çoğu genellikle erkektir. Defilesi yapılan modacının da kıyafetlerin doğru giyilip giyilmediğini kontrol etmesi amacıyla kuliste olması gerekir. Defile ortalama 15 ile 60 dakika süren bir organizasyondur. Bir model 30 saniye ile 5 dakika arasında bir süre içinde yeni kıyafetini giyip, hazır olmak zorundadır. Bu sebeple kimse "Ben çamaşırsız kalacağım" diyerek tuvalette giyinmez ya da oradaki modacıya veya kişilere "Ben giyiniyorum, çıkar mısınız?" diyemez. Bu bir defilenin basitçe perde arkasıdır ve bu işi yapan kişilerin içinde bulunduğu ortamdır. Biliyorsunuz Hülya Avşar, yaptığı açıklamaların ardından birilerinin çıkıp laf etmesine "Sazanlar atladı" diye tepki vermişti. Onun açıklamalarını bekleyen sazanlar olduğu gibi, bizim meslekte de benim bu açıklamalarımı anlamayan "sazanlar" olacaktır ve atlayacaktır. O yüzden Hülya Hanım’ın bu "sazan" kelimesine bayılıyorum. Çünkü gerçekten meselenin ne olduğunu bilmeden, sırf reklam olsun diye atlayanlar çıkıyor. Bizim meslekte çok sazan var.
n "Project by Şenay Akay" adında bir prodüksiyon şirketiniz var, o nasıl gidiyor?
- Bu uzun zamandır hayal ettiğim bir işti ve her şey gayet güzel gidiyor.
n Neler yapıyorsunuz?
- Medya sektörüne yeni ve konsept projeler üreten firmalara sorunsuz hizmet vermek amacıyla kurulan bir ajansız. Project By Şenay Akay’da, "yaratıcı takım" ve "müşteri ilişkileri" ekibinden oluşan iki marka grubu var. Her biri kendi içerisinde bir marka gibi çalışan Akay Prodüksiyon ve Filigran ile müşterilerimize yaratıcı ve yenilikçi çözümler üretiyoruz.
n Para kazanmaya başladınız mı?
- Şu an daha çok para harcama aşamasındayım.
n İşinizle ilgili yeni planlarınız varmış. Mesela yapımcı olmayı düşünüyormuşsunuz...
Evet. Önümüzdeki günlerde bir klip çekimimiz olacak. Ayrıca moda dünyasını içeren bir magazin programı hazırlıyoruz. Uzun zamandır üzerinde çalıştığımız bir dizi ile benim için çok büyük önem taşıyan bir de sosyal sorumluluk projemiz var. Ve son olarak bir internet sitesi hazırlıyoruz... İddia ediyorum, çok başarılı olacak ve ses getirecek.
n Çekeceğiniz dizide siz de oynayacak mısınız?
- Oynamayı düşünüyorum. Ayrıca bana gelen birkaç sinema projesi var. Şu an bunları değerlendirme aşamasındayım.
n Şu an kimlerle çalışıyorsunuz?
- Hülya Avşar’ın tüm fotoğraf çekimleri bizde. Birçok dergiye moda ve kapak çekimleri yapıyoruz. Yakında albümü çıkacak olan Tamer Alcan’a imaj danışmanlığı hizmeti veriyoruz. Birçok sanatçının albüm kapaklarını ve imaj fotoğraflarını çekiyoruz.
Sperm bankası yoluyla çocuk yapmaya olumlu bakıyorum
n Evlenmek, anne olmak istiyor musunuz?
- Kim istemez ki? Aslına bakarsanız çocuk sahibi olmak en çok istediğim şey ** doğru zamanda doğru insanla olacağına inandığım zaman... Hayatın kime, ne zaman, ne getireceği hiç belli olmaz.
n Sperm bankasından hamile kalıp anne olmak ister misiniz? Bu konuda ne düşünüyorsunuz?
- Bu konuya olumlu bakıyorum. Nedenine gelince; biraz önce de söylediğim gibi çocuk yapmak büyük bir sorumluluk ve maalesef bu sorumluluğu bir kişiyle daha paylaşmanız gerekiyor. İnsan zaman zaman kendisine bile güvenemezken, bir başkasına güvenmesi, hele ki bu kadar hassas bir konuda güvenmesi oldukça zor. Çünkü anne-baba arasındaki tüm olumlu ya da olumsuz olaylar çocuğun gelişiminde büyük rol oynuyor. Ve bu bir risk. Kısacası eğer sosyal açıdan çocuğumun hiç etkilenmeyeceğini bilsem, hiç düşünmeden bu yolla çocuk yaparım. Bu, bana göre bir insana güvenmekten daha riskli değil. En azından sorumluluk bana ait olur.
Beni hayata küstüren bir aşk yaşamadım
n Özel hayatınızda aşk var mı?
- Şu an bir ilişkim yok. Bir süre daha olmasını istemiyorum. İşim o kadar vaktimi alıyor ki... Sağlıklı bir ilişki yaşayabileceğime inanmıyorum.
n Peki aşk desem...
- Çok kıymetli, çok güzel, çok hassas bir duygu... Evet aşk bir hastalık... Sizi yemeden içmeden kesen, hayata küstüren bir hastalık... ** size bir şey söyleyeyim mi, ben bugüne kadar beni hayata küstüren bir aşk yaşamadım.